Alıntı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Alıntı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
4/30/2009 06:15:00 ÖS | Posted in , ,

 

Mehmet Kayhan YILDIZ/KONYA, (DHA)

Konya'da 8. sınıf öğrencisinin resim yarışmasından kazandığı İtalya gezisine okul yönetiminin çocuklarıyla gittiği iddia edildi. Okul yönetimi bu konuda açıklama yapmazken olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

İTALYA YERİNE KURŞUN KALEM HEDİYE

ilknur_karaaslan-3 KONYA'da Ahmet Haşhaş İlköğretim Okulu 8'inci sınıf öğrencisi 14 yaşındaki İlknur Karaaslan, AB destekli resim yarışmasında kendisinin birincilik elde ettiğini, 10 arkadaşının da başarılı olduklarını, ödül olarak da İtalya gezisi kazandıklarını söyledi. Ancak geziye kendilerinin götürülmediğini belirten Karaaslan, yerlerine bazı öğretmenlerin çocuklarıyla birlikte gittiğini iddia etti. Öğretmenlerinin İtlaya'dan kendisine hediye olarak kurşun kalem getirdiğini kaydeden İlknur Karaaslan, olayı dilekçeyle Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bildirerek şikayetçi oldu. Konya İl Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin, olayla ilgili idari soruşturma başlattığını açıkladı.

ilknur_karaaslan-2 Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları kapsamında, Ulusal Ajans tarafından kabul edilen 'Çevremiz ve Kültürümüz' adlı proje için öğrenciler arasında 'dosya kapağı resim yarışması' düzenlendi. 8'inci sınıf öğrencilerinin katıldığı ve İtalya seyahati ödüllü yarışmayı, 'çift başlı kartal üzerine, projeye katılan ülkelerin bayraklarının tasvir edildiği resimle' İlknur Karaaslan kazandı. Ödül olarak Karaaslan'la birlikte yarışmaya katılan ve başarılı olan 10 öğrenci, başlarında bir öğretmenle İtalya'ya davet edildi. Ancak iddiaya göre başarılı öğrencilerin yerine, bazı öğretmenler kendi çocuklarıyla birlikte İtalya'ya gitti. Milli Eğitim Müdürlüğü'ne dilekçeyle başvuran İlknur Karaaslan, "Öğretmenlerimiz beni ve diğer arkadaşlarımı İtalya'ya götürmedi. Çocuklarıyla birlikte kendileri gitti. Öğretmenlerimiz hakkımızı yedi" dedi. 1 hafta süren gezi dönüşü öğretmenlerin kendisine hediye olarak kurşun kalem getirdiklerini söyleyen İlknur Karaaslan, sorumluların cezalandırılmasını istedi.

'HAKKIMIZI YEDİLER'

Yaşanan olayların ardından büyük bir hayal kırıklığına uğradığını belirten İlknur Karaaslan şunları söyledi:

ilknur_karaaslan-4 "Hazırlanan proje kapsamında dosya kapağı resmi yarışması düzenlediler. 34 kişilik sınıfta yarışmaya katılanlar İçerisinden sadece benim resmin birinci seçildi. Birinci olanın da, proje kapsamında hediye olarak İtalya'ya götürüleceği söylendi. Benimle birlikte 10 öğrenci daha gidecekti. Ben resim yarışmasında birinci olduğum için, diğerleri de başarılı oldukları için gidecekti. Ama İtalya'ya giderken bin 500 TL para talebinde bulunuldu ve sadece parayı verebilenlerin gideceğini söylediler. Ben aileme durumu anlattım. 'Ne olursa olsun parayı karşılarız' dediler. Ben gerekirse parayı bulurdum. Ama götürmek istemediler. Diğer arkadaşlarım da gidemedi. Öğretmenlerim de, çocuklarıyla gitmeyi tercih etti. O yüzden biz de bir şey diyemedik. Yarışmayı kazandığım zaman, 'oraları ben de görüp gezerim' diye düşünmüştüm. Ama, hakkımızı yediklerinde hepimiz çok üzüldük. Sadece ben değil, diğer öğrenciler de üzüldü. Ama onlar sadece 'okulumuzu bitirelim yeter' diye düşündüler ve şikayet dilekçesi yazmadılar. İtalya'dan gelirken bana bir tane kurşun kalem getirdiler."

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Kabul edilen projelerle ilgili yol ve konaklama gibi masrafların Ulusal Ajans tarafından karşılandığını belirten Konya Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin iddiayla ilgili şunları söyledi:

"Öğrenciden para istenmesine gerek yok. Masrafları Ulusal Ajans karşılıyor. Bize proje uygulaması sırasında herhangi bir olumsuzluk ulaşırsa inceleme yaptırırız. Ahmet Haşhaş İlköğretim Okulu ile ilgili de bize şikayetler oldu ve incemele başlattık. Şu anda idari soruşturma devam ediyor. Henüz sonuçlanmadı. Bu projenin uygulamasında herhangi bir hukuksuzluk ve kuralsızlık söz konusu olursa, sonuçları neyse, görevliler sonucuna katlanacak."

MÜDÜRÜN ÇOCUĞU DA KATILMIŞ

Okul Müdürü Şükrü Altay da soruşturmanın sürdüğünü belirterek, konuşmak istemediğini söyledi. Öğrencilerden herhangi bir para talebinde bulunulmadığını iddia eden Altay, İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne gerekli bilgileri verdiğini söyledi. İtalya gezisine kendi çocuğunun da katıldığını söyledi. İtalya gezisine katılan öğretmen ve öğrenciler şunlar:

'Ahmet Haşhaş İlköğretim Okulu Müdürü Şükrü Altay ve kızı 8'inci sınıf öğrencisi Ezgi Altay, Müdür Yardımcısı Aydın Meral ve 5'inci sınıf öğrencisi oğlu Furkan Meral, okulun İngilizce öğretmeni Canan Taş, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Hasan Hüseyin Çibuk, bir başka okulda babası sınıf öğretmeni olan 8'inci sınıf öğrencisi Alaaddin Ateş"

GEZİ, OKULUN İNTERNET SİTESİNDE

Br hafta süren İtalya gezisi okulun resmi internet sitesinde de yayınlandı. İnternet sitesinde 2 okul yöneticisi ve öğretmenlerin isimleri geçerken öğretmen çocuklarının isimleri yayınlanmadı. İtalya'da çekilen fotoğraflarla verilen geziyle ilgili olarak internet sitesinde şunlar yazıldı:

"25.11.2008- 02.12.2008 tarihleri arasında proje koordinatör ortağımız olan İtalya/Taranto'daki Scuola Secondaria L. Pirandello okuluna ilk ziyaretimizi okul müdürü Şükrü ALTAY, Aydın MERAL, Hasan Hüseyin ÇİBUK ve Canan TAŞ ile gerçekleştirdik. Toplantımız gayet güzel ve verimli geçti. Bizleri sıcak bir ilgi ile karşıladılar. Çalışmalarımız süresince proje konumuz olan 'Kültürümüz ve Çevremiz' ile ilgili çok sayıda gezi ve inceleme programları düzenlediler. Okul ve eğitim- öğretimleri hakkında az da olsa bilgilenme fırsatı bulduk. Ülkemizi ve okulumuzu güzel bir şekilde tanıtma imkanı bulduğumuza inanıyoruz. Bu toplantıda iki yıl sürecek proje ilgili planlamalar yaptık. İyi bir izlenimle bu ülkeden ayrıldık."

http://www.cumahashas.k12.tr/cms/index.php?option=com_frontpage&Itemid=96

Okul iletişim bilgileri:

Şeyh Şamil Mahallesi Semt pazarı Bitişiği
Selçuklu
KONYA
TÜRKİYE
42070

E-posta:     cumahashas@gmail.com
Telefon:     0 332 248 24 35
Fax:     0 332 248 16 19

 

30 Nisan 2009

Category: , ,
��
11/19/2008 11:51:00 ÖS | Posted in , , , ,
kitap-defter-cocuk-ders-okul

Başarıya giden yolda ilk adım, kendinize açık bir hedef belirlemek. Öğrenmeye karşı istekli ve öğrenme için gerekli yeteneklere sahip olma, öğrenmede başarıyı etkileyen en önemli etmenlerdir. Ancak, bazı yetenekli öğrenciler yeterince çaba gösterdikleri halde bekledikleri verimi alamamaktan yakınır. Bu durum genellikle çalışma yöntemlerini kazanamamış olmaktan ileri gelir. Verimli ders çalışma ve etkin öğrenmenin en temel koşulu bu konuda istekli ve kararlı olmaktır. İsteklilik ve kararlılık, çalışma davranışlarınızı olumlu etkileyerek, verimli ders çalışmanızı ve etkin öğrenmenizi sağlayacaktır.


İkinci olarak yapmanız gerekenler; kendi koşullarınıza göre bir çalışma sistematiği geliştirmek ve sistemli ders çalışma alışkanlıklarını kazanmaktır.

VERİMLİ DERS PROGRAMI NASIL OLUŞTURULUR?

  • Ayları gösteren takvim edinmelisiniz.
  • Ders çalışmaya ayırmayacağınız günleri (tatil, bayram vs.) işaretlemelisiniz
  • Kendinizi bir hafta gözlemlemeli, en çok hangi zamanlarda verimli ders çalıştığınızı saptamalısınız.


Günlük program yaparken şu noktalara dikkat etmelisiniz:

  • Uykudan uyanış saati
  • Kahvaltının bitiş saati
  • Okul ya da dershaneye gidiş geliş saatleri
  • Yolda geçen süre
  • Yemek için verilen aralar
  • Çalışma için ayırdığınız süreler (başlama ve bitiş saatleri)
  • Dinlenme, eğlenme, TV seyretme gibi uğraşlar için saptanan zamanlar
  • Tekrarlar için ayrılan zamanlar
  • Ev ödevlerine ayrılan zaman
  • Uykuda geçen süre



Planlı çalışma:

Hangi dersi ne kadar ve ne zaman çalışabileceğınızı, zamanı en verimli şekilde nasıl kullanacağınızı belirlemektir. En kullanışlı çalışma planı, haftalık çalışma planıdır. Bu planı yaparken dikkat etmeniz gereken en önemli unsur, ders çalışmanızı engelleyecek etkenlerin en az olduğu saatleri saptamaktır.


 

VİDEOLARI KONU BAŞLIKLARINA TIKLAYARAK İZLEYİNİZ

   video-5 Nasıl Ders Çalışılır?

  video-5 ÖSS'ye Hazırlanmanın Püf Noktaları

 video-5 KONUYLA İLGİLİ DİĞER VİDEOLAR:

HABER KAYNAKLARI: Güncel Net, Uzman TV

Category: , , , ,
��
2/21/2007 01:08:00 ÖS | Posted in , , , , ,



Art by etemep bakan_celik

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, CHP Sinop Milletvekili Engin Altay'ın TBMM Başkanlığına verdiği yazılı soru önergesini yanıtladı.

Çelik, son 4 yılda 81 ilin 79'unda 1467 öğretmen ile 3538 yönetici hakkında bakanlık müfettişlerince inceleme, soruşturma ve ön inceleme yapıldığını açıkladı.

CHP Sinop Milletvekili Engin Altay'ın TBMM başkanlığına verdiği `Hakkında soruşturma açılan personele ilişkin' başlıklı yazılı soru önergesini Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından yanıtlandı. Bakan Çelik, önergeye cevaben gönderdiği yazıda, 81 ilden 79'unda 2003- 2006 yılları arasında toplam 1467 öğretmen ile 3538 yönetici hakkında çeşitli soruşturmalar açıldığını bildirdi.

Bakan Çelik, Mart 2003'ten itibaren hakkında inceleme, soruşturma ve ön inceleme yapılan öğretmen ve yöneticilerden 538'ine ihtar, 39'una tevbih, 516'sına uyarma, 1615'ine kınama, 778'ine aylıktan kesme, 28'inin ek ders ücretlerinin kesilmesi, 156'sının kademe ilerlemesinin durdurulması, 8'inin devlet memurluğundan çıkarma, 8'inin derece indirilmesi, 5'inin kıdem indirilmesi, 28'inin kusurlu sayılma, 3'ünün de meslekten çıkarılmak gibi cezalar teklif edildiğini belirtti.

Çelik, gerçekleştirilen soruşturma ve incelemeler sonunda, 2003 yılında Ankara'da siyasi parti lehine ayrımcılık yapmak iddiasıyla ilgili 4 kişiye ihtar ve tevbih cezası teklif edildiğini, Şanlıurfa, Ağrı ve Muş illerinde terör örgütü PKK yanlısı olduğu iddia edilen 31 kişiyle ilgili yapılan inceleme sonucunda teklif getirilmediğini vurguladı.

2004 yılında Giresun, Mersin ve Karaman'da siyasi parti lehine çalışmalar yapmak ve siyasi amaçlı eylemlerde bulunmak iddiasıyla inceleme raporu düzenlendiğini, ancak teklif getirilmediğini, diğer raporlarda ise 4 kişi hakkında kınama, aylıktan kesme ve devlet memurluğundan çıkarma cezaları teklifi getirildiğini bildirdi.

Yine 2004 yılında Mersin'de yasa dışı DHKP/C yanlısı olduğu iddia edilen 1 kişiye kınama cezası, Sivas, Ankara, Mersin ve Batman'da terör örgütü PKK yanlısı olduğu iddia edilen 5 kişi hakkında düzenlenen raporlarda ise 2 kişiye uyarma ve kınama cezaları teklif edildiğine dikkat çekti.

2005 yılında Mersin'de DHKP/C yanlısı olan 1 kişiye aylıktan kesme cezası teklif edildiğini, Ağrı, Mardin, Erzincan, Adıyaman ve Tunceli'de PKK yanlısı olduğu iddia edilen 8 kişiyle ilgili yapılan soruşturmalar sonucu 1 kişi için kademe ilerlemesinin durdurulması, 3 kişi için aylıktan kesme, 1 kişi için kınama, ön inceleme yapılan 1 kişi için de soruşturma izni verilmemesi teklif edildiğini belirtti.

Bakan Çelik, 2006 yılında Bilecik, Mersin ve Tunceli'de PKK yanlısı olduğu iddiasıyla 5 kişi hakkında yapılan inceleme ve soruşturmada 1 kişi hakkında meslekten çıkarma, Ankara, Isparta ve İstanbul'da irticai faaliyet içerisinde bulunduğu iddiasıyla 9 personel hakkında yapılan inceleme soruşturma sonucunda, 6 personel hakkında da uyarma, kınama ve ihtar cezası teklifleri getirildiğini kaydetti.

Bu arada en çok soruşturma 1431 personelle Ankara'da açıldığı ortaya çıktı. İstanbul'da 492, Balıkesir'de 272, İzmir'de ise 270 personel hakkında inceleme ve soruşturma yapıldı. Son 4 yıl içinde ise 81 ilden sadece Afyon ve Niğde'de öğretmen ve yönetici hakkında soruşturma açılmadığı belirlendi.

20.02.2007
Haber: DHA

��
2/21/2007 12:18:00 ÖS | Posted in , , , ,



Art by etemep kara_carsaflı_ogrenci<

Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü Rehberlik Araştırma Merkezi’nin anne ve babaların eğitimine yönelik hazırladığı CD’de siyah türbanlı 5 yaş civarındaki çocuk ile kara çarşaflı anne fotoğrafı büyük tepkilere neden oldu

CD’de ayrıca doğmamış bir bebek ile Allah arasındaki “temsili diyalog” da dikkat çekti. Antalya Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay sunumda kesinlikle türbanlı bir kız çocuğu fotoğrafının yer almadığını ileri sürerek “Fotoğraflar karanlık içindeki bir kız çocuğunu temsil ediyor” dedi. Ancak tepkilerin artması üzerine slaytları tekrar izlendiğini ve bu bölümlerin sunumdan çıkarıldığını söyledi. Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Zeybek ise eğitimde İran modeline dönülmek istendiğini iddia etti.

Bebek: Allah’ım dünyaya gideceğim ve orada ne yapacağımı bilmiyorum.
Allah: Ben senin için bir melek yarattım ve o seninle ilgilenecek.
Bebek: Allah’ım onların dilini bilmiyorum. Onlarla nasıl anlaşacağım, nasıl iletişim kuracağım.
Allah: Senin için yarattığım melek, sana onların dilini öğretecektir.
Bebek: Allah’ım duyduğum kadarıyla dünyada çok kötülükler varmış. Onlarla nasıl başa çıkacağımı bilemiyorum.
Allah: Senin için yarattığım melek, seni canı pahasına kötülüklerden koruyacaktır. Merak etme.
Bebek: Allah’ım sana tekrar nasıl döneceğim.
Allah: Senin için yarattığım melek, bana nasıl döneceğini sana anlatacaktır.
Derken melekler gelir ve dünyaya gitme zamanının geldiğini söylerler ve çocuğu Allah’ın huzurundan götürürken bebek tekrar sorar:
BEBEK: Allah’ım benim için yarattığın meleğin adı ne?
Allah: Adının önemi yok. Ama, sen ona ANNE diyeceksin

21.02.2007
Haber: Vahide YANIK

��
11/13/2006 02:34:00 ÖÖ | Posted in ,
SOL YANIM
(Küçük bir kızın mezar ziyareti)



Merhaba anne yine ben geldim
Merak etme okuldan çıktımda geldim
Annelerde babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama
Ali okula gitmezsem annem çok kızar merak eder
Öğretti sağımı solumu
ben biliyorum anne sağım neresi solum neresi
Ağrıyan yanımın neresi olduğunu şimdi iyi biliyorum anne

Hani geçen geldiğimde şuram acıyor şuram işte demiştim de
Bir türlü söyleyememiştim ya ağrıyan yanımı anne
Bak Şimdi söylüyorum
Şuram işte “Sol Yanım” çok acıyor anne
Hem de her gün acıyor anne, her gün
Dün sabah annesi Ayşe’nin saçlarını örmüştü
Elinden tutup okula getirdi
Yakası da danteldi. Zil çalınca öptü, hadi yavrum sınıfa dedi
Bende ağladım ağladım işte utanmadım
Öğretmen ne oldu dedi
Düştüm dizim çok acıyor dedim, yalan söyledim anne
Dizim acımıyordu ama sol yanım çok acıyordu anne

Bugün bende saçım örülsün istedim babam ördü ama onunki gibi olmadı
Dantel yaka istedim babam ben bilmem ki kızım dedi
Bari okula sen götür dedim babam e kızım iş dedi
Bende “bana ne” dedim ağladım
Kızım ekmek dedi babam
Sustum ama okula giderken yine ağladım anne
Ha bide sol yanım çok acıdı anne

Herkesin çorapları bembeyaz benimkiler gri gibi
Zeynep annem beyazlara renkli çamaşır katmadan yıkıyormuş dedi
Babam hepsini birden yıkıyor
Babam çamaşır yıkamasını bilmiyor mu anne
Uff babam
Her gün domates peynir koyuyor beslenmeme
Üzülmesin diye söylemiyorum ama
Arkadaşlarım her gün börek pasta kurabiye getiriyor
E biliyorum babam pasta yapmasını bilmez anne
Hava kararıyor ben gidiyim anne
Babam bilmiyor kaçıp kaçıp sana geldiğimi
Duyarsa kızmaz ama
Çok üzülür biliyorum
Kim bozuyor toprağını çiçeklerini kim koparıyor
İzin verme anne
Ne olur
Toprağına el sürdürme
Eve gidince aklıma geliyor birde bunun için ağlıyorum anne

Eve gidince aklıma geliyor birde bunun için ağlıyorum anne
Bak kavanoz yanımda toprağından bi avuç daha alıyım
Biliyor musun anne
Her gelişimde aldığım topraklarımı şu kavanozda biriktirdim
Üzerine de resmini yapıştırdım başucuma koydum
Her sabah onu öpüyorum kokluyorum
Kimseye söyleme anne
Bazen de konuşuyorum onunla
Ne yapıyım seni çok özlüyorum anne
Ha unutmadan öğretmen yarın anneyi anlatan bi yazı yazacaksınız dedi
Ben babama yazdıracağım
Öğretmen anlarsa çok kızar ama
Bana ne kızarsa kızsın
Ben seni hiç görmedim ki
Neyi nasıl anlatacağım anne
Senin adın geçince
Sol yanım acıyor anne

Hiçbir şey yutamıyorum
Bazen de dayanamayıp ağlıyorum
Kağıda da böyle yazamam ya anne
Ben gidiyorum anne
Toprağını öpiyim sen de rüyama gel, sende beni öp
Sen rüyama gelmeyince sol yanımın acısı ile uyanıyorum anne
Sol yanım acıyor anne
İşte tam şurası
Sol yanım çok acıyor anne
Seni çok özledim
Çok
Anne

BEDİRHAN GÖKÇE



Category: ,
��
9/23/2006 01:19:00 ÖS | Posted in
Gençleri Allah’tan çok ÖSS korkutuyor




Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) gençlerin en büyük korkusu olmaya devam ediyor. Gençler arasında yapılan bir anket, gençlerin Allah’tan çok ÖSS’den korktuğunu ortaya çıkardı.

ULUSLARARASI Politik ve Strateji Araştırmalar Merkezi (UPSAM), 17 ilde 1850 lise 1, 2 ve 3. sınıf öğrencilerine 38 soru yöneltti. Haziran ayında yüz yüze yapılan "Gençler Hayatı Nasıl Algılıyor" başlıklı ankette "Hayatta en çok korktuğunuz şey" sorusuna gençler sırasıyla, "Sevdiklerimi kaybetmekten, ÖSS’den, yalnızlıktan, açlıktan, hayattan, Allah’tan, yükseklikten, kalabalıktan, karanlıktan, ölmekten, başarısızlıktan, cin ve periden, böcekten, sınıfta kalmaktan" yanıtını verdiler.

SİGARA ÇOK YAYGIN

Gençlerin yüzde 72’si sigara kullandığını söylerken, yüzde 24’ü kendini tiryaki olarak niteledi. Yüzde 22’lik bir kesim ise günde bir paket sigara içiyor. "Hiç alkol kullandınız mı" sorusuna yüzde 66’sı evet dedi. Yüzde 40’lık kesim özel günlerde, yüzde 35’i arada sırada alkol aldığını söylerken, yüzde 17’lik kesimin her gün demesi ise dikkat çekti.

UYUŞTURUCU SORUNU

"Hiç uyuşturucu kullandınız mı" sorusuna gençlerin yüzde 26’sı evet derken, yüzde 65’i ise bir kere denediğini söyledi. "Bunları kullanırken sizi etkileyen faktörler neydi" sorusuna ise "Okul ve ailevi problem (yüzde 28), arkadaş çevresi ve özenti (yüzde 25), merak (yüzde 17)" yanıtı verildi.

İDOLÜ POLAT ALEMDAR

Gençlerin idolleri sırasıyla "Polat Alemdar, anne, baba, öğretmen, abi, Atatürk, Hülya Avşar, Recep Tayyip Erdoğan, Alpacino, Hz.Muhammed, Seray Sever, Aziz Yıldırım" olarak belirlendi. Gençlerin en çok beğendiği sanatçılar sırasıyla Sezen Aksu, İsmail YK ve Tarkan olurken, İsmail YK’nın "Allah B..... Versin" parçasının revaçta olmasına dikkat çekildi.

ŞİDDET GÖRÜYORLAR

Gençlerin yüzde 74’ü şiddet gördüklerini dile getirirken, şiddeti en çok baba, abi, öğretmen, anne ve arkadaşlarının uyguladığını ifade etti. "Okulda herhangi bir çetenin içinde misiniz2 sorusuna yüzde 26’lık bir kesim evet derken, yüzde 12’si ise yanıt vermek istemediğini söyledi.

KİTAP OKUMUYORLAR

Gençlerin yüzde 46’sı en son ne zaman kitap okuduğunu hatırlamazken, yüzde 33’ü "uzun zaman önce" demekle yetindi. Buna karşılık gençlerin yüzde 43’ü internette sohbet odalarına girdiklerini, yüzde 23’ü porno sitelerine baktıklarını, yüzde 15’i ise oyun oynadıklarını söyledi.


Category:
��
9/16/2006 01:13:00 ÖS | Posted in


OECD: Türk öğrencilerin matematiği zayıf


OECD 2006 raporuna göre Türkiye, eğitime en az pay ayıran ülkelerden biri. Türk öğrencilerin matematik performansları da çok düşük.

ANKA - ANKARA - Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) 2006 raporuna göre Türkiye gayrisafi yurtiçi hasıladan (GSYİH) eğitime en az pay ayıran ülkeler arasında. Türk öğrencilerin matematik performasları üye ülkelerin ortalamasının altında. Türk öğretmenlerin maaşları GSYİH'ye oranı açısından ise üst sıralarda.
Raporda, OECD'ye üye ülkelerde 15 yaşındaki öğrenciler arasında yapılan matematik bilgi performansında Finlandiya, Kore ve Hollanda diğer ülkelerdeki ortalamadan yüksek başarı sağlarken Türkiye başarı sıralamasında sonlarda yer aldı.

Türkiye en geri 11 ülke arasında
Avrupa ülkelerindeki öğrenciler matematik bilgisi açısından 'tatminkâr' sıralarda bulunurken, Türk öğrencileri OECD'deki en geri 11 ülkenin öğrencileri arasında kaldı. Rapora göre, Türkiye, öğretmen maaşlarının kişi başına düşen GSYİH'ya oranı açısından iyi durumda olan ülkeler içinde. Macaristan, İzlanda, Norveç, Polonya ve İsrail öğretmen maaşları açısından en düşük; Kore, Meksika ve Türkiye en yüksek ülkeler oldu. Rapordaki diğer tespitler ise şöyle:

  • OECD ülkelerinde eğitim harcamaları GSYİH'nin ortalama olarak yüzde 5.9'una denk düşüyor. Söz konusu oran Türkiye'de yüzde 3.7, İzlanda'da ise yüzde 8.
  • Ortalama bir OECD ülkesinde öğrenci başına yapılan harcama ilköğretim düzeyinde yılda 5 bin 450 dolar, ortaöğretimde 6 bin 962 dolar, yükseköğretimde 11 bin 254 dolardır. OECD ülkeleri ilk ve ortaöğretim süresi boyunca öğrenci başına ortalama 77 bin 204 dolar harcamaktadır.

    Yükseköğretimide özel finansman

  • OECD üyesi ülkeler arasında yükseköğretim kademesinde öğrenci sayısının yüzde 10'dan az arttığı ülkeler Avusturya, Kanada, Danimarka, Almanya, İtalya, Hollanda ve Türkiye oldu.
  • Yükseköğretim kademesi için özel finansman oranı Danimarka, Finlandiya, YunJustify Fullanistan, Norveç ve Türkiye'de yüzde 5'ten az. Avustralya, Japonya, Kore, ABD ve Şili'de ise yüzde 50'den fazla. Özel finansmanın çoğu özellikle öğretim ücretleri şeklinde hane halklarından gelmektedir. Ülkelerin dörtte birinde öğretim ücreti alınmamakta olup, diğer ülkeler arasında ücret düzeylerinde değişiklik görülmektedir.
  • Category:
    ��
    9/15/2006 06:27:00 ÖÖ | Posted in
    Gizem'in artık okul önlüğü var

    Kızılay, ailesi evinden çıkarılan Gizem 'e sahip çıktı


    Kızılay, ailesi evden çıkarılan Gizem'e sahip çıktı.
    FOTĞRAF: Demet ÖZTÜRK
    DHA


    DHA - KAYSERİ - Kira ödeyemedikleri için ev sahibi evden çıkarınca ailesiyle sokakta yaşamaya başlayan, önlüğü olmadığı için kayıt edildiği ilköğretim birinci sınıfına başlayamayan yedi yaşındaki Gizem Tuna'ya Kızılay sahip çıktı. Kızılay Kayseri Sağlık Merkezi Müdürü Ünal Yüksel, Gizem'e önlük, çanta, kırtasiye ve tüm okul giderlerini içeren bir set aldı. Önlüğünü giyip, çantasını sırtına takan Gizem Tuna, dün de okula gidemedi. Sabit bir adreslerinin olmaması, okula başlamasını yine geciktirdi. Kızılay Şube Başkanı Ayhan Uzandaç, "Tuna ailesine ev arıyoruz. Bir yıllık kirayı ödeyeceğiz. Baba Ali Tuna'nın iş bulmasına yardımcı olacağız." dedi.

    Category:
    ��
    9/13/2006 08:26:00 ÖÖ | Posted in








    Gizem'in ne evi ne de önlüğü var


    Ailesi evinden çıkarılan Gizem, kayıt yaptırmasına karşın okula başlayamadı.
    FOTOĞRAF: DEMET ÖZTÜRK / DHA



    DHA - KAYSERİ - Kiralarını ödeyemedikleri için oturdukları evden çıkarılıp 15 gündür Kayseri sokaklarında yaşayan Tuna ailesinin yedi yaşındaki kızı Gizem, Argıncık Selçuk İlköğretim Okulu'na kayıt yaptırılmasına karşın, önlük ve diğer okul ihtiyaçları karşılanamadığı için okula başlayamadı. Arkadaşları okulda ilk gün heyecanını yaşarken, sessizce sokakta oynayan Gizem, tek hayalinin okuluna gitmek olduğunu, doktor olmak istediğini söyledi. Eşi ve 17, yedi, dört ve ikibuçuk yaşlarındaki dört çocuğuyla sokakta kalan ortopedik özürlü ve iki yıldır işsiz baba Ali Tuna'ysa hayırseverlerin verdiği yemeklerle karınlarını doyurduklarını söyledi.
    Category:
    ��
    9/06/2006 02:57:00 ÖS | Posted in

    Van'daki kurs mucizesi


    Van Öğretmenler Derneği, dershaneye gidecek parası olmayan öğrencilere OKS kursu açtı. Öğretmenlerin hiçbir ücret almadan çalıştırdığı 320 öğrenciden 223'ü fen ve Anadolu liselerini kazandı.

    GÜLAY ÖZEK (Arşivi)
    VAN - Doğudan, "İşte benim öğretmenim ve öğrencim" dedirten bir başarı öyküsü... Öğretmenler Derneği'nin (VÖDER) Van'da dershaneye gitme imkânı olmayan öğrenciler için açtığı OKS kursuna katılan 320 kişiden 223'ü fen, Anadolu, Anadolu öğretmen ve Anadolu meslek liselerini kazandı. Hiçbir ücret almadan kursta ders veren öğretmenlerle elde edilen başarı özel dershaneleri bile kıskandırdı.
    Van'da eğitim alanında yaptığı birçok faaliyetle adından sıkça söz ettiren Van Öğretmenler Derneği, düzenlediği OKS kursuyla 223 öğrenciye Fen lisesi, Anadolu öğretmen lisesi, Anadolu lisesi ve Anadolu meslek lisesinin kapılarını açtı. Dernek bünyesindeki öğretmenler, dar gelirli 320 öğrenci için hiçbir ücret almadan OKS'ye hazırlık kursu açtı. 140 öğretmenin görev aldığı kursta öğrenciler, bir yıl boyunca toplam 350 saat matematik, Türkçe, fen ve sosyal bilgiler dersleri gördü. Yıl boyunca öğrencilere 40 deneme testi yapılırken, her öğrenciye dört matematik, Türkçe, fen ve sosyal bilgiler kitapları ve 350 sayfa test verildi.
    VÖDER Başkanı Aslan Sinir, açtıkları kursa katılan 320 öğrenci arasında OKS'de başarı gösteren altı öğrencinin Fen lisesi, 17 öğrencinin Anadolu Öğretmen lisesi, 109 öğrencinin Anadolu Lisesi, 91 öğrencinin ise Anadolu meslek lisesini kazandığını söyledi. Sinir, öğrencilerin başarısının altında disiplinli bir çalışma ve büyük bir fedakârlık örneğinin yattığını belirterek, "Kursa büyük çoğunluğu ilçelerden ve kentin varoşlarındaki okullardan maddi durumu iyi olmayan öğrenciler geldi. Öğretmen arkadaşlarımızın karşılıksız, fedakârca öğrencileri için harcadıkları çabalarının karşılığını almaları bizi çok mutlu ediyor. Özellikle dershaneye gitme imkânı olmayan öğrenciler için kursumuz çok faydalı oldu. Önümüzdeki yıl da kursumuzu devam ettirmeyi düşünüyoruz. Öğrencilerin bu başarısının her yıl böyle devam edeceği inancındayız" diye konuştu.

    Hayali gerçek oldu

    Kursa devam ederek Anadolu lisesini kazanan öğrencilerden biri Adnan Okay. Hayatı değişen Okay, "Maddi durumumuz iyi olmadığı için dershaneye gidememiştim. İmdadıma VÖDER yetişti. Bir yıl çok kaliteli ders gördük. Kurstaki öğretmenlerimiz bizimle çok ilgilendi. Bize çok kaliteli kaynaklar verildi. Çok çalıştım, sonuçta hayalimdeki yeri kazandım" dedi.
    Category:
    ��
    9/06/2006 02:18:00 ÖS | Posted in


    Öğrenciler, Milli Eğitim'in dediğini yapın, yaptığını yapmayın!



    Bakanlık, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Güney'i görevden almak için karne değiştiren 'haylazlara' özenmiş. Milli Eğitim yetkilileri, evrakta tahrifat yaparak Güney'i istifa etmiş gibi göstermiş.


    RADİKAL - ANKARA - Öğrencilere dürüst olmayı öğütleyen Milli Eğitim Bakanlığı'nın, bir bürokratı görevden alabilmek için sahtekârlık yapmaktan çekinmediği ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Öner Güney'in 2003 tarihli dilekçesinin, 2005 olarak değiştirilerek görevden alınmasına neden olan 'sahtekârlığı' kabul etti. Çelik, tahrifattan sorumlu tutulan personel genel müdürü Remzi Kaya'nın soruşturulmasına ise izin vermedi.
    Çankaya Köşkü'nün de yanıltılmasına neden olan sahtekârlık, bakanlıkta üst düzey görevlere getirilen bürokratlardan boş kâğıda imza attırılması uygulamasıyla başladı. 2003'te Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü görevine getirilen Güney de dilekçe şekline dönüştürülebilecek boş kâğıda imza attı. Güney, 2005'e gelindiğinde Çelik tarafından önce genel müdürlük unvanını üstünde taşımak şartıyla görevinden uzaklaştırılarak bakanlık müşavirliğine verildi, daha sonra da 'genel müdürlük' unvanı alınmak istendi. Bu doğrultuda Güney, 2005 Ağustos ayında Çankaya'ya gönderilen kararnameyle genel müdürlükten alınarak uzman yapıldı.
    Dava açtı görevine döndü
    Kararnameyle görevden alınan Güney, genel müdürlüğe dönmek için mahkemeye başvurdu ve haklı bulundu. Mahkeme kararıyla görevine dönen Güney ikinci bir dava açarak Bakanlığın kendisinin görevden alınması sırasında evrakta sahtekârlık yaptığını savundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuran Güney, 2003'te verdiği 30 Temmuz 2003 tarihli imzalı boş dilekçenin yıl kısmındaki '2003' rakamının '2005' olarak değiştirildiğini iddia etti, bu tahrifattan sorumlu tuttuğu personel genel müdürü Remzi Kaya hakkında suç duyurusunda bulundu.
    Cumhuriyet Başsavcılığı, Güney'in başvurusu doğrultusunda, dilekçede tahrifat yapılıp yapılmadığının anlaşılması için Çelik'ten, personel genel müdürü Kaya için soruşturulma izni istedi. Bunun üzerine dilekçeyi incelemeye aldırtan Çelik, savcılığa bir yazı göndererek sahtekârlığı kabul etti ancak Kaya'nın suçsuz olduğunu savundu.
    Çelik yazıda, şu ifadelere yer verdi: "Öner Güney'e ait dilekçenin tarih kısmının yıl hanesinde bulunan '2005' rakamının birler basamağında evvelce yer alan bir rakamın '5' olarak değiştirildiği anlaşılmakla birlikte bunu personel genel Müdürü Remzi Kaya'nın yaptığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belgeye ulaşılmadığından soruşturma izni verilmemesine karar verilmiştir.
    Category:
    ��